Burun ameliyatları,
sağlık sorunları veya estetik kaygılar sonrasında gündeme gelir. Sağlık
sorunlarını iki grup altında toplamak mümkündür
Burundaki yapısal
bozukluklar kişinin düzgün nefes almasına engel olur ve burun bu işlevi yerine
getirme özelliğini kaybeder. Olası bu sorunlar kişinin yaşam kalitesini önemli
ölçüde etkiler. Bu bahsedilen durumlar genetik olabileceği gibi, geçirilmiş
travma gibi sebepler sonucunda hava kanallarının daralması veya tıkanmasıyla da
oluşabilir.
Burundaki şekil
bozuklukları ise aynı şekilde genetik sebepler dolayısıyla olabileceği gibi
sonradan çarpma, düşme ya da benzeri travmalarla, yanık veya çeşitli
hastalıklar sonucunda da görülebilir. Şekil bozukluklarının kişide psikolojik
sorunlara da sebep olması da mümkündür. Burun estetiği ameliyatları
(Rinoplasti) bu sorunların çözümünü kısmen ya da tamamen sağlar.
Estetik sebeplerden
dolayı burun ameliyatı (Rinoplasti) yaptırmak isteyenler genellikle yüz
yapılarına uygun olmadığını düşündükleri burun şekillerinin istedikleri şekle
getirilmesi talebinde bulunurlar. Aslında burun estetiği operasyonu öncesinde
hastanın talebi her ne kadar dikkate alınsa da hekim tecrübesi ve tıbbi
bilgileri ile en doğru şekil tercihinde ana etken olmalıdır. Hekim hem estetik
açıdan güzel görünecek hem cerrahi açıdan doğru olacak seçimi hastanın
düşüncesini de alarak yapacaktır.
Genelde toplumdaki
popüler kişilere fiziksel olarak da benzemek isteyenler estetik ameliyatlara
başvurarak bu kişiyi referans gösterirler. Burun yüz estetiğinde en önemli
noktalardan olduğu için burun ameliyatlarında da bu isteklere çok rastlanır. Bu
isteklerde hekimin tavrı hastanın gerçekten bu estetiğe ihtiyacı olup
olmadığını tespit etmek ve gerekirse hastayı bu operasyondan vazgeçirmek
olmalıdır. Ancak kişinin gerçekten estetik olarak görünümünü etkileyen ya da
kendini iyi hissetmesine engel olan bir durum varsa rinoplasti
gerçekleştirilir.
Burun şekli yapılan
ölçümler sonrasında yüzün yapısına göre belirlenen oranlarla seçilir. Burun
yüzün tam ortasında yer almasına rağmen aslında dikkat çekmemesi beklenen bir
organdır. Yüz yüze konuşma yaparken karşımızdaki kişinin gözlerine ve
dudaklarına bakarak iletişim kurarız, buruna bakmayız. Bu durum bize burunun
dikkat çekmemesi gereken bir şekilde olmasının gerektiğini göstermektedir. Bu
nedenle burun estetiğinde amaç yüz yapısına uygun doğal görünümlü bir sonuç
elde etmek olacaktır.
Burun estetiği
operasyonları kişinin gelişim çağının sona ermesinden sonra yapılabilen bir
ameliyattır. Burnun son şeklini alması gereklidir ve bu sebeple gelişimin
tamamlanmış olması şarttır. Ayrıca bu gelişimin psikolojik yönü de uzman ve
tecrübeli doktorlar tarafından incelenir.
Daha önce rinoplasti ameliyatı geçirmiş kişilere sonuçtan memnun olmadıkları durumlarda hekimleri ile görüştükten ve hekimin uygun görmesinden sonra yeniden burun estetiği operasyonu yapılması “Revizyon rinoplasti” olarak adlandırılır. Önceki ameliyatlar sırasında buruna müdahale edildiği için revizyon ameliyatları ilk kez yapılan burun ameliyatlarına göre daha zordur.
Burun eğriliği ya
da deviasyonu iki şekilde görülür. Sadece burun içindeki yapıları ilgilendiren
türü de görülür. Aynı zamanda hem içeride hem de dışarıdaki yapıları etkileyen
ve dışarıdan burunda eğrilik görünümüne neden olan bir çeşit de söz konusudu.
Bu tarzda eğrilikler hava yolunu tıkayabilir. Ancak burun eğriliği her zaman
nefes alma problem yapmaz. Oksijenin yeterince alınamaması organların istenilen
düzeyde beslenememesine sebep olur. Uyku düzenini de etkileyen bu durum insanın
dinlenmesine de engel olarak yaşam kalitesinin bozulmasına sebebiyet verir.
Yapılan muayene sonrası ve hastanın şikayet düzeyi dikkate alınarak içeride ve
dışarıda mevcut olan eğrilikleri düzelterek daha iyi bir nefes alma ve estetik
bir görünüm elde etmek mümkündür.
Ameliyat öncesinde
bazı ilaç kullanımlarında kısıtlamalar gerekir. Ayrıca tüm genel anestezi
operasyonlarında uygulanan kurallar bu ameliyatlarda geçerlidir. Uzman doctor
ve sağlık personeli tarafından hastaya bu kurallar aktarılır.
Burun estetiği
ameliyatları genel anestezi altında yapılır. Uygun donanıma sahip hastane
koşullarında ameliyathanede yapılması şarttır. Ameliyatlar kapalı ya da açık
teknikle yapılır. Ameliyat süresi 1-3 saat arasında sürer.
Hasta bir gece
tedbir amaçlı hastanede kalır. Burun ameliyatı sonrası bazı durumlarda geçici
morluk ve şişlikler oluşur. Ancak belli bir süre sonra bu durum ortadan kalkar.
Tampon konulmuşsa 2-4 gün sonra tampon alınır. Kemik iyileşmesinin kısmen
gerçekleştiği düşünülen 6-8. günlerde burun üzerine konan ateller çıkarılır.
Açık rinoplasti yapılır ise belli belirsiz bir iz bırakarak iyileşme görülür.
İlk birkaç gün
boyunca çok hafif sızıntılar ve hafif tıkanıklıklar görmek olasıdır. İlk bir ay
içerisinde burun içerisinde ameliyata bağlı ödem nedeniyle nefes almayı hafif
düzeyde olumsuz etkileyebilen şişlikler de olabilir. Doktor tarafından önerilen
ilaçlarla bu şişlik giderilir.
Ameliyat sonrası
işe başlaması süresi yapılan ameliyatın tekniğine, yapılan işlemlere, hastanın
iyileşme potansiyeline, hastanın yaptığı işe ve içinde yaşadığı çevreye göre
değişir. Masa başı iş yapan hastalar burundaki atellerinin görüntüsünü
önemsemezler ise dördüncü gün iş başı yapabilirler. Çok aktif çalışan kişilere
için 7-10 gün arasında işe başlamaları önerilir.
Sigara kullanımı
iyileşme sürecini olumsuz etkiler. Tedavi sürecinde bazı dış etkenlere de
dikkat etmek gerekir. Güneş ışığından 3 ay süre ile korunmalıdır. Kapalı
ameliyatlar sonrası kesi olmadığı için güneş ışığına karşı ekstra bir koruma
almaya gerek yoktur, ancak unutulmamalıdır ki; güneşten korunmak cildin erken
yaşlanmasını engellemek için her zaman önemlidir. Yüzme, koşma ve benzeri
aktiviteler yapılan işlemlere ve tekniğe göre belirli süreler kısıtlanır.
Kontakt lens ve gözlük kullanımı hakkında doktordan ayrıca bilgi alınması
önerilir.
Burun ameliyatları sonrası tamamen iyileşme 3-6 aylık
bir süreç sonunda gerçekleşir.